Ceza Muhakemesinde Kanun Yararına Bozma

kanun yararına bozma, yargıtay, temyiz, olağanüstü kanun yolları, ankara, istanbul, beylikdüzü, avukat.

KANUN YARARINA BOZMA NEDİR?

Kanun yararına bozma, Ceza Muhakemesi Kanunu‘nun 309. maddesinde düzenlenen olağanüstü kanun yollarından biridir. Bu olağanüstü kanun yoluna ancak istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümler aleyhine başvurulabilir. Yani bir karar istinaf veya temyiz kanun yoluna tabi değilse ya da istinaf veya temyiz kanun yoluna tabi olmakla birlikte bu kanun yollarına başvurulmaksızın kesinleşmiş kararlardan ise o karar aleyhine kanun yararına bozma isteminde bulunabilir.

KANUN YARARINA BOZMA TALEBİ KİM TARAFINDAN, NEREYE VE NASIL YAPILIR?

CMK m. 309 uyarınca, kanun yararına bozma başvurusu yapma yetkisi yalnızca Adalet Bakanlığına verilmiş bir yetkidir. Adalet Bakanlığı, karar veya hükümde bir aykırılık olduğunu öğrendikten sonra o kararın veya hükmün Yargıtay tarafından bozulması talebini, hukuki nedenlerini de belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir. Bunun üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı yazılı olarak bildirilen nedenleri aynen yazarak, ilgili kararın veya hükmün bozulması talebini içeren yazısını Yargıtay ilgili ceza dairesine verir. Yargıtay, ileri sürülen nedenleri yerinde görürse ilgili kararı veya hükmü kanun yararına bozar.

Kanun yararına başvuru yapma yetkisinin yalnızca Adalet Bakanlığına verilmiş bir yetki olması, ilgililerin Adalet Bakanlığına ilgili hükmün kanun yararına bozma yoluna başvurulması için nedenleri ile birlikte talepte bulunmalarına engel değildir. Cumhuriyet savcısı, sanık, hükümlü, şikayetçi veya katılanlar da işbu kanun yolunu kullanması için Adalet Bakanlığına talepte bulunabilir. Bu talebe ilişkin örnek dilekçe aşağıda mevcuttur.

KANUN YARARINA BOZMA NEDENLERİ NELERDİR?

Bozma nedenleri, CMK’nın 309. maddesinin 4. fıkrasında şu şekilde sayılmıştır:

  1. 223 üncü maddede tanımlanan ve davanın esasını çözmeyen bir karara ilişkin ise, kararı veren hâkim veya mahkeme, gerekli inceleme ve araştırma sonucunda yeniden karar verir.
  2. Mahkûmiyete ilişkin hükmün, davanın esasını çözmeyen yönüne veya savunma hakkını kaldırma veya kısıtlama sonucunu doğuran usul işlemlerine ilişkin ise, kararı veren hâkim veya mahkemece yeniden yapılacak yargılama sonucuna göre gereken hüküm verilir. Bu hüküm, önceki hükümle belirlenmiş olan cezadan daha ağır olamaz.
  3. Davanın esasını çözüp de mahkûmiyet dışındaki hükümlere ilişkin ise, aleyhte sonuç doğurmaz ve yeniden yargılamayı gerektirmez.
  4. Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.

KANUN YARARINA BOZMA İNFAZI DURDURUR MU?

Kanun yararına bozma, bir olağanüstü kanun yolu olup, bu nedenle hükmün infazını kendiliğinden durdurmaz. Ancak hükmün infazının durdurulması da isteniyorsa, bu istemin hem Yargıtay ilgili ceza dairesine hem de dosyanın gönderildiği mahkemeye yapılması gerekir.

KANUN YARARINA BOZMA TALEBİ DİLEKÇE ÖRNEĞİ

ADALET BAKANLIĞI CEZA İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE

Gönderilmek Üzere

İSTANBUL 1. ASLİYE CEZA MAHKEMESİNE

ESAS NO                  :

KARAR NO              :

KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİNDE BULUNAN

HÜKÜMLÜ              : … (T.C.: …)

VEKİLİ                      : Av. Süleyman Mücahit NARLI

SUÇ                            :   Yağma

HÜKMÜ VEREN

MAHKEME             : İstanbul 9.Asliye Ceza Mahkemesi

KONU                       : Kanun Yararına Bozma İstemimize İlişkindir.

AÇIKLAMALAR     :

1- Müvekkilimiz İstanbul 9.Asliye Ceza  Mahkemesi’nin 01.04.2020  tarih ve 2018/… Esas, 2020/… Karar sayılı kararıyla … YIL HAPİS CEZASI’na mahkum olmuş ve verilen mahkumiyet kararı istinaf edilmeden kesinleşmiştir. (EK-1)

2- Müvekkil, yağma suçunu işlediği iddiasıyla İstanbul 9. Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanmış ve hızlı bir şekilde iki celsede Sayın mahkeme tarafından yokluğunda mahkumiyet kararı verilmiş. Fakat anılan karar usul ve yasaya aykırı bir yargılama sonucu alınmıştır. Zira sayın mahkeme tarafından müvekkile, avukat talebi olup olmadığına yönelik bir soru sorulmamasına rağmen sorulmuş gibi zapta geçmiştir. Fakat müvekkile avukat talebi olup olmadığına yönelik bir soru sorulmamıştır. Eğer sorulsaydı müvekkilin avukat talebi olacaktı.

Dolayısıyla işbu kanuna aykırılığı bilmeyen müvekkil verilen hükmü temyiz edememiş ve hüküm temyiz edilmeden kesinleşmiştir. Arz ve izaha çalıştığımız nedenlerden ötürü yargılanan sanığa Avukat talebinin olup olmadığına yönelik soru sorulması gerektiği sorulmaması halinde bu durumun tek başına bozma nedeni sayılacağı sarihtir.

3- İzaha çalıştığımız nedenlerden dolayı müvekkilimiz hakkında verilen hükmün kanun yararına bozulması talebinde bulunulması için sayın Bakanlığa başvuru zorunluluğu hasıl olmuştur.

HUKUKİ NEDENLER  : 5271 sayılı CMK m. 309, 310 ve  ilgili mevzuat.

SONUÇ VE İSTEM        : Yukarıda açıklanan nedenlerle, müvekkilimiz hakkında verilen hükmün kanuna yararına bozulması gerektiğinin kabulü ile gereğinin yapılmasını talep ederiz.23.06.2020

Kanun Yararına Bozma Talep Eden Vekili

Av. Süleyman Mücahit NARLI